Karınca ile Güvercin Masalı – Bir Dostluk Hikayesi
Bir yaz sabahı, güneş parlak ışıklarıyla küçük bir köyün çevresini aydınlatıyordu. Bu köy, yemyeşil çimenler, sakin nehirler ve güzel tarlalarla çevriliydi. Ormanın çok uzağında, her gün hayvanlar birlikte çalışır ve yaşardı. İşte bu köyde, küçük bir karınca ailesi tarlada çalışıyordu.
Karıncalar, sabah erkenden uyanıp yiyecek toplamak için yola koyulurdu. Minik karınca Kıvrak da ailesiyle birlikte çalışıyor ama bir yandan da etrafı dikkatle inceliyordu.
Bir gün, Kıvrak nehir kenarına kadar geldi. Nehrin kıyısında taze yapraklar ve yemişler vardı, bu da onu çok heyecanlandırdı. Ancak bir anlık dalgınlıkla ayağı kaydı ve suya düştü! Küçük bedeni nehrin akıntısına kapıldı ve yardım çığlıkları atmaya başladı.
“İmdat! Biri bana yardım etsin!” diye bağırdı Kıvrak, çaresizce suların içinde çırpınırken.
Tam o sırada, gökyüzünde süzülen bir güvercin onu fark etti. Güvercin, aşağıdaki küçük karıncayı görünce hemen harekete geçti. Kanatlarını hızla çırparak nehrin kıyısına yaklaştı ve bir yaprak koparıp Kıvrak’a doğru attı.
“Tutun bu yaprağa!” diye bağırdı Güvercin yukarıdan, “Bu seni kurtaracak!”
Kıvrak, güvercinin attığı yaprağı güçlükle yakaladı ve üzerine tırmandı. Yaprak, akıntıya rağmen suyun üzerinde yüzüyordu. Güvercin de onu kıyıya kadar güvenle yönlendirdi. Kıvrak sonunda güvenli bir yere ulaşınca derin bir nefes aldı.
Kıvrak gözlerini açıp güvercine baktı ve heyecanla bağırdı: “Beni kurtardığın için sana çok teşekkür ederim! Eğer olmasaydın, su beni sürükleyip götürecekti!”
Güvercin ise gülümseyerek yanıtladı: “Bu çok önemli değil, dostum. Hepimiz bir gün yardıma ihtiyaç duyabiliriz. Sen de bir gün bana yardım edebilirsin, kim bilir?”
Kıvrak, güvercinin bu cömert ve mütevazı yanıtı karşısında çok mutlu oldu. Onunla arkadaş olmayı çok istiyordu.
“Seninle arkadaş olabilir miyiz?” diye sordu Kıvrak heyecanla.
Güvercin hafifçe başını eğerek “Tabii ki, dostum. Her zaman birbirimize destek olabiliriz.” dedi.
Böylece karınca Kıvrak ile güvercin sıkı bir dost oldular. Her gün nehir kenarında buluşup sohbet eder, birlikte vakit geçirirlerdi. Kıvrak’ın aklında ise güvercine bir şekilde yardım edebilme isteği vardı. “Bir gün o da bana ihtiyaç duyarsa,” diye düşündü Kıvrak, “Ben de onun gibi ona yardım edeceğim.”
Günlerden bir gün, köyün yakınlarındaki bir avcı ormanda dolaşıyordu. Elinde kocaman bir ağ, gözleri ise gökyüzündeydi. Güvercinlerden birini yakalamayı planlıyordu. Avcı, sessizce nehir kenarına doğru yaklaştı ve orada ağaçların arasında dinlenen güvercini fark etti. Hiçbir şeyden habersiz olan güvercin, kanatlarını hafifçe esnetiyor ve güneşin tadını çıkarıyordu.
Kıvrak ise uzaktan durumu fark etmişti. Avcının niyetini anlamıştı ve hemen harekete geçti. Küçük bedeniyle hızla avcının yanına yaklaştı ve tam avcı güvercine ağını atacakken, Kıvrak avcının ayağına tırmandı. Küçük ama güçlü çeneleriyle avcının ayağını ısırdı.
“Ah!” diye bağırdı avcı, acıyla yerinde zıpladı. Ağını bir yana attı ve ayağına bakmaya başladı.
Bu gürültü, güvercinin dikkatini çekti. Yukarıdan olup biteni izleyen güvercin hemen ne olduğunu anladı. Hızla kanat çırpıp uzaklara uçtu. Kıvrak ise avcının ayağından inip güvenli bir yere saklandı.
Güvercin güvenli bir noktaya ulaştığında, aşağıda Kıvrak’ın yaptığını fark etti. Hemen geri dönüp Kıvrak’ın yanına geldi.
“Kıvrak! Beni avcıdan kurtardığın için sana ne kadar teşekkür etsem azdır!” dedi Güvercin, minik dostuna bakarak.
Kıvrak gururla güldü ve “Sen beni kurtardın, şimdi de ben seni. Dostluk böyle bir şeydir.” diye yanıtladı.
Güvercin başını salladı ve “Haklısın. Gerçek dostluk, birbirine her koşulda yardım etmektir.” dedi.
O günden sonra karınca Kıvrak ve güvercin arasındaki dostluk daha da güçlendi. Her gün nehir kenarında buluşup, birlikte yeni maceralara atılıyorlardı. Hem Kıvrak, hem de güvercin, dostluğun ne kadar güçlü ve önemli bir bağ olduğunu anlamıştı.
Ve böylece köyün sakinleri, her sabah nehrin kıyısında birlikte uçan güvercin ve neşeyle gezen karıncayı izlerken, dostluğun gücüne tanıklık ediyorlardı.
“Dostlar, birbirine her zaman yardım eder.”
Bir yanıt yazın